9 Aralık 2010 Perşembe

Yeni Saplantım: Gösta Berlings Saga



Detta Har Hänt isiminde bir albümden fırlamış karma-karışık, temiz nağmeler ile parıl parıl parlayan duygular gibidir... yani ta kendisidir Gösta Berlings Saga//

İsveç yine tüm güzelliği ile bir makina gibi sürekli gruplar hediye ediyor dünya alemine. Nasıl bir enerjidir, nasıl bir ülkedir ...

Gösta Berlings Saga - Detta Har Hänt albümü deneysel albümler kategorimde zirveye yaklaşacak bir albüm. The Non sonrasında Paucity ile arasında gidip geldiğim ve sonunda evet The Non'da iyi ama bu daha bir progressive diyerek sevdiğim. Artık dinlemekten vaz geçip, analizlerine girdiğim grup.

1924 yapımı bir filmden ismini alan grubun kadrosunu daha önce doğal olarak duymadığımız Einar Baldursson, David Lundberg, Gabriel Hermansson, Alexander Skepp isimleri oluşturuyor.

Kayıtlarını kim yaptı falan bilmiyorum ama çok beğendim. Özellikle gitarların sağ-sol kanallara dağılımı bazı kalıplaşmış, kendini aşamayan, ben kendi kayıtlarımız için gitarlar sağa sola %70-%80 dağıt dediğimde "oha" diyen insanlara kapak niteliği taşıyor. Ee boşa dememişler tırnağın varsa başını kaşırsın diye.

Sorterargatan 3 ve Vastarbron 05:30 şimdilik en favori şarkılarım. Sindire sindire dinliyorum.



Sorterargatan 3 de kanallara dağıtılmış tekrarları (hatta loopları demek daha doğru olur) tek bir renk üzerinde farklı denemeler gibi ... 3. dakikadan sonra sol kanaldan giren ritm gitarlar şarkının kalan kısmının çoğunda eşlik ediyor. İlerleyen dakikalarda ise Opeth'ten alışık olduğumuz klavyeler bize İsveç'in havasını hissettiriyor. Çok ufak bir eleştiri yapmak istiyorum orada. Klavyelerin miksinden mi? tonundan mı? mp3 olmasından mı? neden bilmiyorum ama her tuşlara dokunuşta sesin gidip gelmesini sevmedim. (teknik olarak bilmeyince böyle anlatabilirim)... Şarkıyı sürükleyici kılan şey ise kesinlikle davullarıdır. Yoksa 9:48 uzunluğundaki bu şarkı, çok fena sıkıcı hallerde olabilirdi.

Vasterbron 05:30 için yorum yapmam çok erken olabilir. Blues vari sololar ile Post-Progessive Rock sentezi gerçekten deneysel ve ilginç hatta hoş olmuş diyebilirim. Sorterargatan 3'e nazaran daha duygusal bir yapısı var.

Tüm albümü analiz etmem uzun sürebilir. Bunları analiz edip yazma konusunda net bir şey söylemem. Ben edeceğim ama yazar mıyım orasını bilmem.

Bu arada albümün ismide İsveç'te bir televizyon programıymış!

Enteresan doğrusu.
Sevdik.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder