6 Ağustos 2012 Pazartesi

Röportaj | NO CLEAR MIND

No Clear Mind
Nereden baksanız 1 ayımızı aldı bu röportaj. Önce soruları hazırladık, sonra farklı platformlardan (Twitter, Ekşi Sözlük, İtü Sözlük vs.) soruları olan varsa sorsun istedik. Sonrasında soruları çevirmeye koyulduk. Sonra NCM soruları cevapladı, sorular bize geldi ve çevirileri bitirdik.

Yorulduk mu? Çook. Değer mi? Çook.


Komşudan güzel dostlar edindik. Buradan NCM'ye bir kez daha teşekkürlerimizi sunmak istiyoruz. Yeni albüm telaşları içerisinde bizlere değerli zamanlarını ayırdılar. Lafı açılmışken Sonbahar'da Türkiye'ye de geleceklerinin müjdesini verdiler. Yeni albümleri olan Mets ve kendilerini şimdiden dört gözle  beklemeye koyulduk.


"Roll" dergisini bilirsiniz. Röportaj çevirileriyle ünlü bir dergidir. Bire bir çeviri yapmazlardı. Daha samimi bir çevirileri vardı, gerektiğinde Türkçe atasözü kullanırlardı, gerektiğinde ise sokak jargonunu kullanırlardı. Elimizden geldiğince samimi bir çeviri yapmaya çalıştık, umarım becerebilmişizdir. Eğer bir eksiğimiz varsa da, şimdiden affola.

Mini Hatırlatma: İlk üç soru farklı sosyal platformlar vasıtasıyla bizlere ulaşmıştı. Son 6 soru bizden:).

Bir Baba Indie

***


Bir Baba Indie: NCM gerçekten kusursuz bir sounda sahip. Hatta NCM için dinlediğim en underrated gruplardan birisi bile diyebilirim. Bu durum, sizi NCM’nin geleceği hakkında umutsuzluğa sürükledi mi?

No Clear Mind: “Dream is Destiny” i çıkardığımız zamanlarda gerçekten çok zorlanmıştık. Şöyle ki; grupta o zamanlar işler pek istediğimiz gibi gitmiyordu. Ancak müziğimize ilgi duyan kişilerle, yaptığımız işleri de paylaşmak istiyorduk. Böylelikle yaptığımız işler boşa da gitmeyecekti. Bu sebeple albümün adı da “Rough Takes” oldu. Çünkü albüm ortaya döküldüğünde, henüz tamamlanmamıştı.

İlk albümün ortaya çıkışı, bizim için gerçek anlamda bir ödül oldu. Sonuçta arkamızda hiçbir plak şirketi ya da kurum yoktu. Tamamen doğal gelişen bir sürecin sonunda insanlar yaptığımız işleri sahiplendi. Şuna getirmek istiyorum, insanların bizi ya da yaptığımız işi gerçekten sahiplenmesi, bizi grup hakkında “underrated” düşünmeye hiç itmedi. Kim bilir, belki daha fazlasını bile erişebilirdik.


BBI: İlk albümünüzü birçok sefer dinledim. Gerçekten güzel bir başlangıçtı. Ancak ne zaman ilk albümünüzü dinlesem, bazı şarkılarınızın (Dream is Destiny, Static, One ve Nuclear Mind) Post Rock ‘a daha yakın olduğunu, bazı şarkılarınızın ise daha deneysel olduğunu hissettim. Örnek vermek verekirse, Dream is Destiny, God is an Astronaut ve Explosions in the Sky gruplarına oldukça yakın bir sounda sahip. No Clear Mind üyeleri kişisel olarak müziğiniz hakkında ne düşünüyor? Hangi grupların ya da müzisyenlerin müziğinizde etkisinin olduğunu düşünüyorsunuz?

NCM: Grup olarak farklı sound ve tarzları denemeye -deneyimlemeye- her zaman açığız aslında. Bu gibi denemelerin bizi müzikal anlamda ifade ettiğini de düşünüyoruz. Melodilere ve onların yarattığı duygulara inancımız ile şimdiye kadar yaptığımız çoğu şeyin bir bütünlük oluşturduğunu düşünüyoruz. Melodi her şeyin başı sonuçta, tüm kompozisyonlarımızın başlangıç noktası ortaya çıkardığımız melodi. Yeni albümümüzde post-rock yorumumuz üzerine yoğunlaştık diyebiliriz. Ancak stüdyo sürecinde ambient, folk ya da pop da takıldık. Bahtımıza o an ne geldiyse artık. İkinci albümüzde elektronik tınılardan biraz daha uzak durmaya çalıştık, biraz canlı soundumuza ve biraz da kendi müzikal anlatılarımıza yoğunlaştık. Kim bilir, belki gelecek albümde tekrardan elektronik tınılara geri dönüş yaparız. Kimlerden etkilendiğiniz sorusuna gelecek olursak; ilk bakışta Manos Hadjidakis, Grizzly Bear, Radiohead, Pink Floyd, Caribou bizleri müzikal anlamda etkileyen sanatçı ve grup ve sanatçıların arasında yer alıyor.


BBI: Soundunuzu ne şekillendirdi? No Clear Mind’ın hikâyesi nedir? (Bu soruyu soran arkadaş, aynı zamanda müziğinizin eski Türk film müziklerini andırdığını belirtti. Biz bu şarkıyı dinlemenizi özellikle öneriyoruz.)

NCM: NCM için hikaye Chania/Crete’de başladı diyebiliriz. Grup şu anki mevcut kadrosuna erişene kadar birçok defa değişiklik yaşadı. Birçok arkadaşımız gruba katıldı, sonrasında gruptan ayrılmak zorunda kaldı. Biraz zor olsa da, gerek sound olsun gerekse grup elemanlarımız açısından bir stabilite edinebildik. Son yıllarda Yunanistan ve dışında pek çok performansa imza attık. Mevcut soundumuza ulaşabilmek için, birçok elektronik unsuru ve enstrümanı, canlı performanslarımıza da uygulayabileceğimiz bir şekilde denemeye koyulduk. Daha önceden bahsettiğimiz gibi, hangi müzik janrına yakın durursak duralım, önemli olan kompozisyonuna başladığımız ana melodi. Bizim müziğimiz ve eski Türk filmleri arasındaki kurduğunuz benzerlik üzerine değinecek olursak, müziğimizde büyük etkisinin olduğunu düşündüğümüz ve hayranı olduğumuz Yunan Besteci Manos Hadjidakis’in de 50’ler, 60’lar ve 70’lerde de birçok Yunan filmi için şarkılar kaydettiğini görebiliriz. Bu durum bir rastlantı olmasa gerek. Türk ve Yunan kültürleri arasındaki benzerlikler göz önüne alındığında, bahsedilen müzikal formlar içerisinde gizli bir bağ olduğundan da bahsedebiliriz. Hadjiadakis Asya’dan Yunanistan’a göçen müzisyenlerin derin etkileriyle oluşan 1920’ler ve 1930’lar Yunan halk müziği hakkında önemli çalışmalarda bulunmuştur. Elbette, tüm bu etkiler bizim müziğimizde var mı yok mu bilemeyiz ama iki kültürün arasındaki müzikal ortak noktalarının bulunması açısından önemli noktalar olduğu düşünebiliriz. Bu arada dinlememizi önerdiğiniz Türk Filmi şarkısı oldukça güzel ve bize de Dream is Destiny melodisini andırdı.


BBI: Gördüğümüz kadarıyla Chania oldukça güzel bir yer. Biz Chania’da hiç bulunmamıza rağmen müziğinizde orayı hissedebiliyoruz. Hatta Chania’nın müziğinizde ciddi etkileri olduğunu düşünüyoruz. Bu konuda bize katılıyor musunuz? NCM için Chania bir adadan ötesi mi?

NCM: Crete, kendinizi hissedebileceğiniz oldukça özel bir yer. Her şeyden önce hayat standardının oldukça yüksek olduğu, büyük şehirlerde yaşamamıza rağmen sürekli kendimizi Crete’ye dönerken bulduğumuz bir yer. Birçok şarkımızı bu şehirde yaptık. Crete’den bize kalan çoğu anımız halen yaptığımız çoğu işte bize birer hediye olarak geri dönüyor kuşkusuz.


BBI: Bu soruda Lefteris bize ilham kaynağı oldu. Lefter Küçükandonyadis hakkında ne düşüyorsunuz? Lefter, Türk futbolunun önemli efsanelerinden biridir. Kendisi maalesef 4 ay öncesinde hayata gözlerini yumdu. Kendisinin ölümünden sonra, ben ve aynı grupta müzik yaptığımız bir arkadaşım, birbirimizden habersiz Lefter hakkında birer şarkı besteledik. Aslına bakarsanız demek istediğim şu; bazı durumlarda, sosyal durumlar sanatçı yaratıcılığı üzerinde ciddi etkilere sahip olabiliyor. Bu bağlamda, müziğinizin derin konu başlıkları nelerdir? Bu gibi derin konular sizleri kısıtlar mı yoksa tam tersi olarak size geniş bir alan mı sağlar?

NCM: Yunanistan’da işler pek yolunda gitmemeye başladığından bu yana, bizim de olaylara bakış açımız ve kendimizi ifade şeklimiz değişmeye başladı. Artık çevremizde olan bitenle daha fazla haşır neşir olmaya başladık. Oysa öncesinde bu durum daha çok kendi içsel konularımızla ilgiliydi. Ama halen neyin yüzeysel neyin derin konular olduğuna dair net cevapların var olduğunu gerçekten düşünmüyoruz. Müziğin, bir sanat biçimi olarak, bazı spesifik konulara yoğunlaşmasına gerekte yoktur aslında. Müzik kişinin kendi evrenindeki durumların sonucunda da ortaya çıkabilir ya da kişi çevresindeki sosyal konuları ele alarak da bir şeyler ortaya koyabilir. Sosyal konuların elbette ki yaratıcılık üzerinde etkisi bulunmaktadır ancak yaratıcılık farklı durumlarla da ortaya çıkabilir. Biri bir konu hakkında konuşurken, diğer bir kişi hiçbir konu hakkında konuşmak istemeyebilir ancak bu da bir konudur en nihayetinde.



BBI: 70’lerin anolog ve 2000’lerin dijital müziği hakkında düşünceleriniz nelerdir? NCM için hangisi daha önemlidir? 70’lerin ve 2000’lerin müziği arasında sizce hissi olarak bir fark var mı? 70’lerde NCM var olsaydı, sound’unuz sizce nasıl olurdu?

NCM: Müziği anlık olarak ifade edemeyiz sanırım, müzik sürekli devam eden bir gelişimin sonucudur. Müzikte yeni, geçmişte yapılan birikim ve gelişimlerin sonucunda ortaya çıkmıştır kuşkusuz. Müzisyenlerin kullandığı dijital unsurlar dinleyicinin ne hissedeceğini belirliyor sonuçta. Özellikle son dönemlerde dijital, müzikte var olan kısıtlamaları da ortadan kaldırdı. Bu sebeple, dijitalin önem kazandığı bu döneme, geçmişten pekte farklı bakmıyoruz. En nihayetinde, İş yine müzisyene düşüyor. Şu an yaptığımız müzik 70’lerde kulağa, olsa olsa yine “post rock” gibi gelirdi.


BBI: Yunanistan’da yaşanan ekonomik kriz siz ve diğer müzisyenleri nasıl etkiledi? Ekonomik problemler müzikal yaratıcılığınız önünde bir engel olabilir mi? Bu konuyu “Yunanistan’da müzik yapma” durumu ile bağdaştırabilir misiniz? (Konser gelirleri, enstrüman harcamaları, kişisel giderler vs. )

NCM: Tam aksini düşünüyoruz sanırım. Bizce ekonomik durumlar yaratıcılığın önünde bir engel oluşturmuyor. Yunanistan’da tüm bu olanlar bir uyanışa da sebebiyet veriyor. Bu noktada, müzik kendimizi anlatma, bizim dışımızda yaşananlar ve bizim aramızda bir balans noktası bulmamıza da yardım sağlıyor. Yaşam her geçen gün daha da zorlaşırken, insanların gündelik ya da genel geçer tüketim alışkanlarından vazgeçerken, insanlar hayatları için daha anlamlı olabilecek şeylere bakıyor. Özellikle son yıllarda Yunanistan’da müzikal anlamda oldukça iyi işler ortaya çıktı.


BBI: Canlı performanslar sırasında görsel imaj kullanımı hakkında ne düşünüyorsunuz? No Clear Mind canlı performanslarında görselleri nasıl kullanıyor? Bu konuda herhangi bir seçim kriteriniz var mı?

NCM: Açıkçası canlı performanslarımız için görsellerin bir gereklilik olduğunu düşünmüyoruz. Bizim performans sırasında tüm derdimiz, seyircinin bizim hikâyemizi hissetmesini sağlamak. Görseller bu etkiyi -deneyimi- yaratmak için güçlü bir araç olduğu kadar, bazen bu etkiyi azaltmak için de güçlü bir araç haline dönüşebiliyor. Örnek vermek gerekirse, duyguları harekete geçirebilecek sağlam bir görsel, tamamen müziğin önüne geçebilir. Zaten genellikle bu işi pek becerdiğimiz de söylenemez. Bu zamana kadar müzik ve görselleri bir arada kullanmakta zorlandık. Bu sebeple müzik ve görsellerin birbirini tamamlamasının gerektiğini düşünüyoruz. Aslına bakarsanız, bazen doğru bir ışık ya da mekân çoğu şeyin önüne geçebilir.


BBI: İlk albüm sonrasında dinleyicilerinizin tepkileri nasıldı? Bu tepkiler ikinci albümünüzün oluşum sürecinde sizleri etkiledi mi?

NCM: Aslına bakarsanız, ilk albüm çıktığında çoğu kişinin bizler hakkında pek bir fikri yoktu. O dönemde biz sadece albümün linkini ücretsiz olarak insanlarla paylaşmıştık. Sağolsun, insanlar da albümü indirmişler. İlk albümümüzün edinilmesi doğal olarak biraz sessiz ve biraz da yavaşça gerçekleşti.

Albümün beğenilmesi, bizim için büyük bir sürpriz oldu. Valla, bu kadarını biz de beklemiyorduk. Albümün beğeni kazanması bizim için tarifi imkânsız bir duyguydu. O süreçte kendimizi gerçekten çok iyi ve güçlü hissetmiştik.

Aslına bakarsanız; ilk albüm “popülerleşmeye” başladığında, biz ikinci albüm üzerine çalışmaya başlamıştık bile. “Rough Takes” için gelen olumlu tepkiler, hem yeni albüm için beklentilerin artmasına hem de bizim ikinci albüm üzerine çıtayı biraz daha yükseltmemize sebebiyet verdi. Bu durum bize biraz da tarifi zor bir ivme kazandırdı. Sonuç olarak, yeni albümde elimizden gelenin de fazlasını en iyi şekilde yapmaya çalıştık.



***

English

Q1- I think that NCM is still the most underrated band that I have never listened before. They have really a perfect sound. Is it pushed to you despair for the future of NCM after the debut album?

A1- The time we released "Dream is destiny" was No Clear Mind's most difficult period. The album was released because, at the time, we thought the band was going nowhere yet still wanted to at least share the music we created with everyone who would be interested, so it wouldn't go to waste. That's why the album was called "rough takes", because it wasn't complete when we made it public.
But ever since the album came out it's been really rewarding for us. We could have achieved a lot more, but we certainly don't feel underrated. So many people have embraced what we did, even if it was in such a rough form, and all that happened naturally, without any labels and corporations behind us, which is even more promising for the future.


Q2- I have listened many times your debut album. It was really a perfect debut. But whenever I listened it, I felt that some of your songs ( dream is destiny, static, one and nuclear mind) are more close to post rock “structure” and some of them are more open to experimental approaches. For instance, when I listen to “Dream is destiny”, I think that it has a close sound to “God is an Astronaut, Explosions in the sky” . I really wonder “what No Clear Mind members personally think about the No Clear Mind sound?” Which bands or musicians have influence on your music or inspiration?

A2- We are always very open in experimenting with different sounds and styles, we consider them as tools in our disposal in order to express ourselves. Whatever we've done so far holds together by our belief in certain kind of melodies and the feelings they can create. Melody is the starting point of all our compositions. In our second album 'Mets' we've worked further more in our interpretation of post rock but at the same time in the studio we play around with pop, folk, ambient, whatever comes out naturally. We just decided to leave electronics behind for a while and focus on our expressiveness and live sound. Maybe the next album will be electronic again, who knows? We are influenced by a lot of artists, if we had to name a few it would be Manos Hadjidakis, Grizzly Bear, Radiohead, Pink Floyd, Caribou.


Q3- What did shape your sound? What is the story of NCM? (This guy also thinks that your sound is so similar to soundtracks of old Turkish movies. Especially we recommend you to listen this song.)

A3- The formation of NCM started at the city of Chania in Crete. We have been through many changes, especially on people coming and going in the band. We finally manage to create a stability on members and on our sound. The last years we live and work in Athens doing live gigs all over Greece and abroad. Concerning our sound we have started experimenting with loads of electronic sounds and physical instruments working in parallel as a full band in order to create a set that would be appropriate for our live appearances. As it is already mentioned in any kind of music genre that we chose to work with, melody was always the starting point of our compositions. Talking about the similarities between our music and soundtracks of old Turkish movies I can assume why it might be true. We admire the music of a Greek composer Manos Hadjidakis a thing that is depicted in our music. The particular composer recorded many soundtracks for Greek films around 50's, 60's and 70's. Considering the similarities between Turkish and Greek culture there must be an underground connection in the way music forms are expressed. Speaking about Hadjidakis, he made a very serious study on the folklore Greek music of the 20's and 30's that was created from migrated musicians from Asia minor to greece. Of course we cannot say that all the above are present in our music but we can assume that it might be the reason for this music connection. "The song of the Turkish old film is really nice and it is also reminds as the taste of the melody of dream is destiny .."


Q4- Chania is an excellent place as far as we are concerned. We can feel Chania in your sound, even though we haven’t been in Chania. We emotively thought that Chania has a great effect on your sound, do you agree with that? Is Chania beyond an island for No Clear Mind?

A4- Crete is a very special place that just makes you feel like a human being ought to.
It has this amazing quality of life, that we always find ourselves coming back too, even though we all now live in the big cities. A lot of songs where conceived in Crete and the openness and memories most of us carry from Crete are always present in what we do.


Q5- This question is inspired by Lefteris. What do you think about Lefter Kucukandonyadis? He is a big football legend for Turkish football ( Lefter was one of the important figures in Fenerbahçe football team and unfortunately, he was died 4 months ago). After his death, I and my friend from our band, is called kaku.revolution, made two different compositions uninformed to each other. Actually, what we emphasize that social conditions sometimes has unintentionally a great affect on creativity that an artist has. In this context, what are the deep subjects of your sound? Deep subjects create an extensive area or restirictions for NCM?


A5- When things started getting bad in Greece our way of thinking and expression started changing. We wanted to speak more about what was going on around us. Before that, we introspected more on what was going on inside us. But there really are no rules as to what can be considered deep and what superficial. Music as an art form is not obligatory to focus on anything specific, as it can just exist in it's own universe or it can also address the social issues of it's time. Social conditions do indeed have an impact on creativity but this creativity can go either way, one would like to talk about the issue and another person would like to talk about anything else but the issue.


Q6- What do you think about 70’s analog music and 2000’s digital music? Which one is more important for NCM’s sound? Do you think that is there any emotively difference between 70’s and 2000’s music? If NCM appears on 70’s, how was your sound like?

A6- Music is not something you can examine momentarily. It is a continuous flow and whatever comes next is always made out of things that were before. The ways someone uses digital, determine what the listener will feel, especially now that digital has greatly overcome the restrictions it used to have, we see no reason to look differently this era from the other. It all comes down to the musicians. As for us, we kind of think that the music we play right now is post-rock as it would sound if it was "conceived" in the 70's.


Q7- How the current economic crises affect you and other musicians in Greece? Is this an obstacle for your musical creativity? Could you combine this matter with "making music in Greece"? (Income from concert, instruments expenses, personal expenditures etc...)

A7- The economic situation is not an obstacle for creativity, quite the contrary. All that is happening is an awakening and music helps us express and find balance this unrest. As things are becoming more and more difficult, people cast away their mainstream consumer habits and look out for something more meaningful. We've seen very good music coming out these years in Greece, making a living out of music has become almost impossible though.


Q8- What do you think about the visual images use in live performances? How No Clear Mind use visual images in live performances? Do you have any purposive criteria for selecting the visual images?

A8- We don't consider visuals a necessity in our live performances. We primarily expect from ourselves to perform in such a way that the audience will feel what we're trying to express. Visuals can enhance this experience but can might as well mess it up, as vision is such a strong sensation that is sometimes works against the sound. Whenever we've used visuals we try hard to blend them in with music in a way that they don't distract you, so that picture and sound complement each other. Sometimes the proper light and location is all it takes.


Q9- How were the fan reactions after the debut album? Did these reactions affect your second album arranging process?

A9- The truth is, not a lot of people knew us when the album came out, this happened slowly and silently, almost naturally. All we ever did was to share a link so people can freely download it and that's it.
When we realized that a lot of people liked our music, we felt great awe, a feeling so strong we can't easily describe it, that took us by surprise.

We where already working on the second album and what happened was to raise the bars and expectations, to try and do our best and then even more, it gave us an amazing momentum to work really hard and complete the album in the best way we could.



2 yorum:

  1. Bahsi geçen Lefter şarkılarını dinleme imkanı olsaydı keşke.

    Röportaj güzel, elinize sağlık. İstanbul'a gelemediler sanırım ya da ağır kaçırdık kendilerini. Yunanistan'dan çıkmalarına şaşıranlar olduğunu görmek şaşırtıcı. Yunanistan müzik sahnesi birçok türde çok renkli, üretken. Sadece post-rock değil, hardcore-punk sahneleri de güçlü.

    YanıtlaSil
  2. Selamlar Pagan,

    Yorum için teşekkür ederiz. Lefter şarkısı NCM'nin değil. Benim kendi grubumla (ka.RE) bestelediğimiz şarkıdır. (Henüz kaydedilmedi.) Soruda grup üyelerinden Lefteris'in ismine gönderme yaparak bir soru sormak istemiştik. :)

    İstanbul'a gelmediler henüz. Gerekli kontakları sağlamaya çalışıyoruz. Gelişmeler olursa paylaşacağız. Onlarda buraya gelmek için inanılmaz istekliler. Maalesef kolay değil(miş) bu işler.

    Belki yakın bir zamanda güzel şeyler söyleyebiliriz.

    YanıtlaSil